Osman Kavala, tutuklu olduğu 1065 gün boyunca 4 kez tutuklandı, 3 kez tahliye edildi, 1 kez de beraat etti. Bu tuhaflık mahkemenin de kafasını karıştırdı. Hakkında hazırlanan ikinci iddianameyi geçtiğimiz günlerde kabul eden mahkemenin tensip kararında Kavala’nın “Anayasa’yı ortadan kaldırma” (TCK 309) suçlamasıyla 19 Şubat 2020’de tutuklandığı yazıldı. Halbuki Kavala, 9 Mart’ta casusluktan tutuklanınca, 20 Mart 2020’de bu suçlamadan tahliye edilmişti.

 Gezi Parkı eylemlerine ilişkin yargılandığı davada 18 Şubat 2020’de beraatine ve tahliyesine karar verilen Osman Kavala, cezaevinden çıkmadan 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yürütülen başka bir soruşturmada 19 Şubat 2020’de yeniden tutuklanmıştı.

“Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” (TCK 309) suçlamasıyla tutuklanan Kavala hakkında 20 Mart 2020’de İstanbul 3. Sulh Ceza Hakimliği, bu suçtan tutuklu kaldığı süreyi göz önüne alarak tahliye kararı vermişti.

Ancak Kavala, 9 Mart 2020’de bu kez “Devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk için temin etme” (TCK 328) suçlamasıyla tutuklandığı için cezaevinden çıkamamıştı.

Mahkemenin kabul ettiği iddianamede Kavala’ya her iki suçlama da yöneltildi ve iddianameyi kabul eden mahkemenin tensip kararında tutuklanma tarihi -Kavala hakkındaki son tutuklamanın tarihi 9 mart 2020 (TCK 328) olmasına rağmen- 19 Şubat 2020 (TCK 309) olarak yazıldı.